Yeme & İçme

Deniz Kenarında Balık Keyfi; BİZİM GAZİNO

Esat Erçetingöz, Kadrajımdan Lezzetler,, megaplus dergisi 35. sayı

KADRAJIMDAN LEZZETLER

Esat Erçetingöz

Instagram: @esat_ercetingoz

Sadece benim için değil çoğu insan için balık restoranlarının yeri ayrıdır. Daha düne kadar şık bir yemek ya da eşi dostu, misafiri ağırlamak için seçilen adresler hep balık restoranları olurdu. Bakmayın şimdi dünya mutfağı, İtalyanlar, Fransızlar, füzyon falan olduğuna…

Bir akşam üstü deniz kenarına atılmış masalarda, kavun ve beyaz peynirle başlayan ve gün batımına kalkan kadeh tokuşturmaları, şen şakrak içten sohbetler, günün paylaşılan anıları… Bir balık restoranını aranılır yapan başlıca özellikler değil midir bunlar? İşte bu ender mekanlardan biri de kuşkusuz, İzmir’de denizin kenarında yer alan tek balık restoranı Bizim Gazino…

Bizim Gazino balık restaurantı, izmir, megaplus dergisi 35. sayı

Yarım asırlık bir öykü

Bizim Gazino dile kolay tam 57 yıllık bir balık restoranı. 1962’de bugün saygı, sevgi ve rahmetle andığımız İbrahim Aktulun tarafından Narlıdere Sahil Evlerinde kurulan mekan, artık yaşamları restoranları olmuş, balığa ve denize aşık Hayati ve Menderes Aktulun kardeşler tarafından işletiliyor.

Bizim Gazino balık restaurantı, izmir, megaplus dergisi 35. sayı

Yarım asrı aynı isim, aynı mekan ve aynı kaliteyle deviren mekanın ismi de kurulduğu günden beri Bizim Gazino Balık Restoran… Söylemesi de çok hoş; arkadaşlarım soruyor “akşam nereye gidiyoruz?”, cevap “Bizim Gazino’ya”. “Aaaa senin gazinon mu var?”

Evet var. Ben gazeteciliğe başladığım 1973 yılından beri balık yemek için Bizim Gazino’ya gidiyorum. Bazen yalnız, bazen ailemle, bazen de dostlarla birlikte günü orada, kıyıya çarpan dalgaların sesi ve hemen karşımda batan muhteşem güneşe kadeh kaldırarak noktalıyorum.  

İlk gittiği yıllarda Bizim Gazino’nun hemen önünde tahta bir iskele vardı. Masalar onun üzerine kurulur, kadeh sesleri, şen kahkahalar denizin sesine karışırdı.  Bugün tahta iskele siyah-beyaz fotoğraflarda güzel bir anı olarak kaldı, ne yazık…

Ve lezzetler…

Gelelim Bizim Gazino’nun lezzetlerine… Öncelikle Bizim Gazino’nun tezgahında mevsimin tüm balık çeşitleri yer alıyor. Restoran akşama hazırlanırken, vitrin günün deniz balıkları ile bir gelin gibi süsleniyor. Meze dolabı ise aynı gün yapılmış el emeği onlarca çeşit mezeyle dolu. Ama ben bunlar arasında sıcak ot tabağını, fırında pişen biber taratoru, balık pastırmasını ve restoranda yapılan muhteşem lakerdayı tek geçerim…

Siz bir yandan bu muhteşem mezelerle kadehlerinizi tokuştururken, seçtiğiniz balıklar da Bizim Gazino’nun ustalarınca, ızgarada ya da tavada tam kıvamında pişiriliyor.

Bizim Gazino balık restaurantı, izmir, megaplus dergisi 35. sayı

“Balık işi başka şeye benzemez, dükkânın başından bir saniye ayrılmayız. Domatesinden balığının alınmasına kadar her şeyle bizzat ilgileniriz. Yeri geldiğinde mutfağa, yeri geldiğinde salona bakarız. Zaten böyle olmasa misafirlerimizin güvenini kazanıp onların sürekli balıkçısı olamazdık.” diyor Aktulun kardeşler ve ekliyorlar;

“En önemli şey, müşterilerin bizi ailelerinden biri gibi görmeleri. Bunu da hijyen ve taze ürün konusunda çok hassas davranarak, yıllardır aynı kadroyla yola devam ederek sağlıyoruz. Artık onların ne yiyip, ne içeceklerini çok iyi biliyoruz.”

Denizin kenarında yedik içtik, dalgaların sesini dinleyip güneşi batırdık, dostlarla huzur bulup “çok şükür” diyerek günü noktaladık.

Peki ya tüm bu güzelliklerin fiyatı?

Korkmayın şehrin içinde gürültü ve egzoz dumanları arasında balık yediğiniz restoranların sadece bir tık üzerinde. Ama değer be kardeşim…

İlgili Makaleler

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu