Röportaj

Tenisin Adresinden Bir Kadın Başkan Geçti; SERVER UYAROĞLU

Megaplus dergi olarak uzun süredir yapmak istediğimiz röportaj için Server Uyaroğlu ile bir araya geldik. Galiba en güzel zaman da buydu. Tenisin adresi Kültürpark Tenis Kulübü’ndeki ilk kadın başkanının görev süresinin tamamlanması Server Hanım’ı biraz daha özgür kıldı sorularımız karşısında. İki dönem üst üste başkanlıktan sonra, geride kalan dönemi de konuştuğumuz, samimi bir görüşme yaptık.

Nasıl başladı kulüp ve başkanlık hikayesi?

2010-2012 yılları arasında yönetim kurulunda görevliydim. Bu işlere girmemde tenis oynamamın yanı sıra küçük oğlumun da profesyonel tenis yapma isteği etkili oldu. Tenisin adresi Kültür Park, annesi de burada oynuyor olunca buraya entegre olduk. Kendimizi doğal olarak bu işlerin içinde bulduk. 2010 yılında yönetime aday oldum, seçimi kazandım 2 yıl bilfiil burada görev aldım.

Bir yandan da yoğun bir iş temposunda çalışıyorsunuz, değil mi?

İş hayatım buradaki ilk dönem görevimin bittiği zamana denk geldi. Buradaki görevim bittiği sırada eşimin şirkette bana ihtiyaç duyduğu bir dönem oldu, “başlamak istersen benim yanımda başla, olmazsa ben de kendi yoluma bakacağım” dedi. İşletme mezunuyum, kabul edip işe başladım. Önceleri yarım gün çalışırım diye düşünürken o dönem muhasebede problemler çıkınca ben sabah 9 akşam 7 çalışmaya başladım. Sonrasında tabii ki çalışma saatlerim düzene girdi. Bir yandan da tenisim devam ediyordu, çocuklarım okuyordu onların yanına gidip geliyordum.

Kültürpark Tenis Kulübü kadın başkanı Server Uyaroğlu röportaj, Megaplus dergisi 39. sayı

Bu kulübü seviyorsunuz…

 Tenis Kulübü benim için çok özel; buraya olan bağlılığım çok farklı. Evimden yürüyerek 10 dakikada burada oluyorum, sporumu yapıyorum; daha ne isterim ki… Bütün negatifliğimi burada atıyorum, besleniyorum burada. Sahip olduğum çok güzel dostluklarım var.

Sonra başkanlık süreci geldi…

Gençler beni başkan olmam konusunda çok yüreklendirdiler. Benim aklımda hiç böyle bir düşünce yoktu. Önce bir düşündüm yapabilir miyim, olur mu diye. İş hayatında öğrendiğim pek çok şey de yapabileceğim konusunda beni motive etti. Gerçekten birleştirici olabileceğimi ve herkese eşit mesafede durabileceğimi, kulübe artı bir şeyler katabileceğimi düşündüm ve kabul ettim. Tek aday olarak gireceğimi düşünüyordum ancak seçim sürecinde farklı bir grup da aday oldu. 4 oy farkla seçimi kazandım. Su yolunu buluyor bir şekilde, demek ki başkan olmam gerekiyormuş; ben hayatta her şeye böyle bakıyorum. Terazi burcuyum, yükselenim oğlak, dolayısıyla zoru da seviyorum. Zor bir yönetim devraldık, çok borçlar vardı. Uzun bir süreci temizleyip yeni bir başlangıç yapmam gerekiyordu. Kulüpte hiç para yoktu, vergi dairesinde 27 tane mahkeme vardı. Tam o sırada yapılandırma çıktı. 2 trilyon 200 bin liralık borç 700 bine yakın rakamlara indi. 2 ayda bir 37 bin lira devlete para ödendi. Çok ciddi bir rakam. O paranın kulüpten çıkmadığını kulüpte kaldığını düşünün, kim bilir neler yapılırdı. Erkek soyunma odaları berbat durumdaydı, elektrik ve su altyapısı çok eskiydi, kazanlar patladı, sular akmaya başladı falan… Seçime girmeden önce oğlumun Amerikan Koleji’nden arkadaşı Hasan’ı Tamsa Seramik’te babası işlerin başına geçirmişti. Hasan da “Server abla eğer sen başkan olursan ben sana sponsor olacağım” dedi bana. Neticesinde başkan oldum ve tam Ocak ortasında başkan oldum. Ocak sonu gibi de kazanlar patladı. Ardından Hasan Tamsa Seramik olarak bize sponsor oldu ve çok şık bir soyunma odası yaptık. O arada tabii altyapı, elektrik panoları, kazanlar vs. tüm sistem değişti, her şey iş güvenliğine uygun hale getirildi.

Kültürpark Tenis Kulübü kadın başkanı Server Uyaroğlu röportaj, Megaplus dergisi 39. sayı

Yoğun geçen bir dönem olmuş gibi sanki.

4 yıl boyunca neyi düşündüysem, neyin yapılmasını istediysem bir şekilde bana geldi, bunu biraz da kendi iyi niyetime bağlıyorum. Bu anlamda insan biriktirmek, doğru bir duruşa sahip olmak ve insanlara değer vermek çok önemli diye düşünüyorum. Bana oy vermediğini bildiğim üyelere de herkesle eşit şekilde yaklaşabildiğimi düşünüyorum. Elbette zaman zaman hayatta karşımıza çıkan zorluklar davranışlarımıza yansıyabiliyor. Ben de zorlu süreçler atlattım; bir yandan 3 çocuk annesiyim, bir yandan bu sorumluluklarım var ve bir yandan da göğüs kanseri atlattım.

Kanseri yendiniz; bundan daha büyük başarı ne olabilir ki?

2016 yılının Haziran ayında kanser olduğumu öğrendim. Bir operasyon geçirmiştim dokuların kendini toparlaması için belirli bir bekleme süreci vardı ama çok şanslıymışım ki çok erken evrede öğrendim. Hiçbir ilaç kullanmadım, radyoterapi, kemoterapi görmedim fakat mastektomi geçirdim. O da başkanlığımın ilk yılındaydı. Hayat hepimiz için bir şeyler hazırlıyor ve su yolunu buluyor. Tabii ki bir şeyi iyi yapmak için mücadele ediyorum, düşünüyorum ama hep insanları kırmamaya dikkat ediyorum. Aynı şekilde bana karşı bu dikkat gösterilmediğinde kırılıyorum ama duruşumu bozmadan devam ediyorum. Bu yaşadıklarımı unutmayıp daha temkinli hareket ediyorum. Beklentilerimi de kaldırdım artık, herkesi olduğu gibi kabul ediyorum ve saygı gösteriyorum. Tek beklentim aynı şekilde bana da saygı gösterilmesi…

Başlangıçta koyduğunuz hedefler ile bugün gelinen noktada “hay Allah şunu başaramadım” dediğiniz neler var?

Ben burada göreve başladığımda önceliğim hayatta kalmak olmalıydı, o yüzden benden sonraki yönetime ekonomik özgürlüğünü elde etmiş tertemiz bir kulüp bırakmak istedim, bütün hedefim buydu. Bir takım desteklerle ayakta durduk hep. Benim ana hedefim ayakta kalmaktı ve bunu başardım. Bunu başarırken de birçok şeyi harekete geçirdim. Mesela kulüpte fiziksel olarak ihtiyaç olan birtakım değişiklikleri yaptım. Erkek soyunma odası deyip geçmemek lazım oranın yenilenmesi için 4 yıl öncesi 100 bin liralık bir sponsorluk söz konusu. Kortların bakıma ihtiyacı vardı ve bütün veteranların toprak kort talebi vardı. Daha önce bununla ilgili bir para toplanmıştı ama maliyetler yüzünden hayata geçirilmedi ve diğer kortların bakım onarımına harcandı. Ama Rami Berki sağ olsun onun desteğiyle çok kötü durumda olan beton kortumuza toprak kort yaptık. Bir anda kulüp tenis olarak çok canlandı. Bazı şeylerin yapılabilirliğini gördüler. Bunca borç ödemeye, bunca para sıkıntısına karşın bu kadar işin yapılmış olması çok önemliydi. Kortlar boştu, 5’ten 8’e kadar kortlarımız dolmaya başladı artık. Sabah oynayanlar var, erken saatte gelen 20 kişilik grup var, öğlen gelen hanımlar var, akşamüstü prime time dediğimiz bunlar… Teknik kadroyu genişlettik, altyapıdaki çocuk sayısını yükselttik. Zaten hedefim o oldu. İktisadi işletmenin kurulmasıyla kulübün tüm masraflarını halletmeyi düşündük ki derneğin parasıyla da borçlarımızı ödeyebilelim. Kafamda hep checklist ile gittim, yapacaklarımın yüzde 95’ini yaptım. Burayı canlandıramadım, burayı canlandıramamamın en büyük nedeni de restoran. Daha uyumlu çalışabilirdik. Şimdi Yavuz Meço var restoranda; farklı bir yaklaşımda, çok iyi niyetli. Bundan sonrası daha kolay olacaktır.

Kültürpark Tenis Kulübü kadın başkanı Server Uyaroğlu röportaj, Megaplus dergisi 39. sayı

Ekibiniz nasıldı?

Yönetim Kurulu’nda 9 asil 9 yedek üye var. Doğal olarak herkesin aynı performansla çalışmasını bekleyemezsiniz. Ben başkan olarak tüm Yönetim Kurulumun sorumluluğunu alarak gerekeni yaptım. Hepsine çok teşekkür ederim. İhtiyacım olduğu anda yanımda oldular. Benim için önemli olan o.

Yeni yönetim için ne düşünüyorsunuz?

Başarılı olacaklarına ve başarılı bir yönetim süreci geçireceklerini düşünüyorum. Burayı seven insanlar ki taşın altına ellerini koyuyorlar. Temiz bir yönetim devralıyorlar. Yaptıklarımız arasında söylemediklerim var mesela Konak Belediyesi’nin sponsorluğuyla 2 tane engelli tenis turnuvası yaptık. Hayatımda hiç 1 hafta içinde hem bu kadar yorulduğumu, hem de bu kadar mutlu olduğumu hatırlamıyorum. 2018’de ilkini 2019’da ise ikincisini düzenledik. Şırnak’tan geldiler, Konak Belediyesi çok büyük bir duyarlılık gösterdi, tüm masrafları karşıladı. Biz kortlarımızı açtık ve dünyada ilk defa ayakta engelli tenis mix maçları yaptık burada. Benim için çok büyük bir gurur oldu. Sonra tuvaleti, banyosu, soyunma odasıyla bir engelli odası oluşturduk rahat etsinler diye. Engelli tenisine sonuna kadar destek veriyoruz, haftada iki gün kort ve hoca tahsis ettim, isteyen her engelli ücretsiz olarak buradan faydalanabilir. Ayrıca olimpiyatlara giden Büşra Ün, Osman Yıldız ile birlikte çalışıyorlar. Nurşen için konser yaptık, Nurşen’i turnuvalara yolladık, ona destek veriyoruz. Bunlar çok güzel oldu çünkü bu tür toplumun önde gelen isimlerinin üye olduğu bir kulübün mutlaka sosyal sorumluluk projelerinde yer alması gerekiyor.

Kültürpark Tenis Kulübü kadın başkanı Server Uyaroğlu röportaj, Megaplus dergisi 39. sayı

Nasıl bir çocuktunuz, hep böyle sakin miydiniz?

Sakindim, çok sabırlıyımdır aynı zamanda. Yani insanı çatlatan bir sabrım vardır. Ben sporcuydum; voleybol oynardım, yüzerdim, dalardım. Erkek gibiydim. Çocukluğumda ailemin oteli vardı, yurtdışından 14-18 yaş arası Alman gruplar gelirdi; sörf yaparlardı. Türkiye’de çoğu kişi sörfü bilmezken ben 15-16 yaşlarında sörf yapıyordum. Biraz anarşist ruhluydum, haksızlığa hiç gelemezdim. Okulda yemek kuyruğunda önüme geçenlere ne hakkınız var derdim.

3 çocuğunuz var değil mi?

Evet, büyük olan kız diğerleri erkek 3 çocuğum var. Yaşları da birbirlerine yakın sayılır, ben de onlarla beraber büyüdüm aslında.

Nasıl bir anneydiniz?

Disiplinli, ilgili bir anneydim. İlk çocuğumu çok kuralcı bir şekilde büyüttüm. İkinci çocuğum çok sakin bir çocuktu. Zaten o kadar sakin olmasa üçüncüyü doğurmaya cesaret edemeyebilirdim. Üçüncüsü ise çok hareketliydi, hiperaktiflik vardı. Çocuklarımla zaman geçirmekten hep çok keyif alırdım, şimdi de öyle. Çocuklarım benim hayatımda yaptığım en doğru karardı. Mesela geçen yaz Çeşme’de oğullarım, onların kız arkadaşları, kızımın arkadaşları hep birlikte neredeyse bütün yazı evde geçirdik ve hayatımda geçirdiğim en güzel yazlardan biriydi. Çocuklarımdan o kadar çok şey öğreniyorum ki; bakış açımı değiştirebiliyorum, yargılamamayı, beklentiye girmemeyi öğreniyorum. Çok okuyorlar ve bana da önerilerde bulunuyorlar, diziler öneriyorlar, böyle güzel paylaşımlarımız var.

Kültürpark Tenis Kulübü kadın başkanı Server Uyaroğlu röportaj, Megaplus dergisi 39. sayı

Eşiniz nasıl biri? Evliliğinizde kaçıncı yıldasınız?

33 yıl bitecek bu sene. Kendisi akrep burcu, zor bir adam tabii ki. 11 yaş büyük benden eşim. İlişkide her şey kendini ve karşındakini beslemek üzerine, birbirinden bir şeyler öğrenebildiğin sürece var oluyorsun. Şanslıyım, eşim her şeyi birlikte yapmayı seven bir adam; her şeyi paylaşmayı seven bir adam.

Çok uzunca yıllar kendi gücümün farkında değildim. Eve, eşe, çocuklara, anneye, babaya, kayınvalideye zaman ayırmaktan kendimi unutmuştum. Ben kendini ön plana çıkarmayı seven biri değilim ben geri planda çok çalışmayı seven biriyim. Yaptığın şeyleri fazla lanse etmiyorsun, fazla mütevazısın diye eleştiri alırım genelde. “Ben” demeyi biraz geç öğrendim. Bu aslında kendimin ne kadar değerli olduğumu fark etmekle de ilgili. Çok arkadaş gibi olduğumuz için kızım bu konuda bana çok yardım etti. 2011’den sonra biraz daha kendime dönebildim. 2012’de yönetimden ayrıldığım zaman üyelerden öyle tepkiler geldi ki bana “neden ayrıldın, şunları yaptın, çok iyiydi” gibi… O zaman fark ettim. Demek ki insanlar için iyi şeyler yapmışım ve bazı kişileri etkileyebilmişim diye düşündüm. En son yıldız haritama baktırdığımda da değişimin 2011’de başlamış diye söylemişti arkadaşım. Mesela daha önceleri dış görünüşüme fazla önem vermezdim, görünmemek için giyinirdim, bunları da değiştirdim. Burayı temsil ediyorsam ve görünüyorsam iyi görüneyim diye düşünmeye başladım.

Başkanlığınızın bitişiyle yeni bir dönem başlıyor. İlerleyen süreçler için plan ve projeleriniz var mı? Ne yapmayı düşünüyorsunuz?

Ben bana geleni kabul ediyorum, suyun akışına inanıyorum. Ne yapacaksam zaten o gelip beni bulacak diye düşünüyorum.

İlgili Makaleler

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu