Thassos Adası, Halkidiki Yarımadası ve Selanik

Merhaba,

Bu ay rotam farklı. Biraz daha uzaklara, ülkemizin en büyük şansı, büyük devlet adamı, biricik liderimizin doğduğu yerlere gitmek ve değerli anısında minnetimizi göstermek üzere, komşunun anakarası olan Thassos Adası, Halkidiki Yarımadası ve Selanik’e gidiyoruz.

Geziye İstanbul Kadıköy’de saat 20.00’da grupla buluşarak başlıyoruz. Gece yarısı 00.00 gibi İpsala sınır kapısına varıyoruz. Pasaport kontrollerimizin ardından Türkiye’den ayrılmak üzere otobüslerimize biniyoruz. Meriç Nehri üzerinde bulunan sınır çizgisini anlatmadan geçemeyeceğim. Köprünün Türkiye tarafı kırmızı-beyaz, Yunanistan tarafı mavi-beyaz; askerlerimiz bizi el sallayarak uğurluyorlar. Yunanistan sınır kapısına ulaşıp otobüsten iniyor, pasaport ve vize kontrolüne giriyoruz. Maalesef bu kısım Türkiye’deki gibi kolay olmuyor. Yaklaşık 1 saate yakın bekletiliyor saat 02.00 civarı Yunanistan’a merhaba diyoruz.

Misafirperver Thassos

Sabah erken saatlerde ekstra kahvaltı molamızın ardından Thassos Adası’na seyahat için Keramoti Limanı’na varıyoruz ve 40 dakikalık zevkli bir yolculuk sonrası adaya ulaşıyoruz. Thassos Adası’nın ünü, leziz balları, nefis şarapları, konukseverliği ve temiz sahilleriyle çok uzaklara ulaşmıştır. Tarihi altın ve mermer madenleriyle ünlü olduğu antik çağlara dek uzanır. 95 km. sahil şeridi ve onun çevrelediği tüm ada boyunca sıralanan sıra dışı kaldırımlı yollar, adanın güzelliğini sergiler. Sayısız yan yollar size çoğu beyaz mermer kayalıkları, yüksek dağlar ve çam ağaçlarıyla çevrelenen hoş dağ köylerine rehberlik yapacaktır.

Akşamüstü feribotu için limana doğru hareket ediyoruz. Konaklama yapacağımız Kavala’daki otelimize hareket ediyoruz. Yorgunluk had safhada.

Maldivler değil, Halkidiki

Ertesi sabah güzel bir kahvaltı yapıp otelimizden ayrılıp 3 saatlik yolculuk ile Halkidiki’ye varıyoruz. Halkidiki, Selanik kentinin güneydoğusunda bulunan bir yarımada. Karakteristik üç yarımada, üç dişli mızrak gibi Ege’yi andırır. Güneşli, altın kumlu plajları, derin ve pitoresk körfezleri, geleneksel köyleri ve modern turistik tesisleriyle korunaklı koyları, denizi, Akdeniz iklimi ve muhteşem doğal güzelliği ile adeta Avrupa’nın Maldivler’idir.

Halkidiki bölgesinin turizm merkezi olarak kumsalları, plajları ile ünlü Kallithea’ya merhaba diyoruz tam gün yüzme için serbest zamanımız var. Yüzme molamızın ardından konaklama yapacağımız Selanik’e doğru hareket ediyoruz.

Ve Selanik…

İzmir’in ikizi kardeş şehri Selanik’e varıyoruz. Selanik’in 1917’de ve İzmir’in 1922’de geçirdiği büyük yangın, her iki kentin merkezinde yaşanan değişimin izlerini önemli ölçüde silmiştir. İzmir daha fazla değişime uğramıştır. Gönül isterdi ki İzmir’e de Selanik gibi az dokunulsun. Ama maalesef gün geçtikçe de o tarihi dokuyu yitiriyoruz İzmir’de.

Araçla bir panoramik şehir turu yapıp Türkiye konsolosluğu içinde yer alan Atatürk’ün evine varıyoruz. Pasaport isim kontrollerinin ardından topraklarımızdan içeri giriyoruz. En son 2012 yılında ziyarete gelmiştim. Kalbim yine yerinden çıkacak gibi. Defalarca geldiğim halde o heyecanı kaybetmemek de benim için ayrı bir keyif açıkçası.

Restorasyonu yapılmış ev yenilenmiş ve daha da anlamlı bir hal kazanmış. Göz yaşları içinde evi geziyoruz. Dilerim her Türk’e nasip olur bu duygular.

Dönüş yolu

Sabah kahvaltıdan sonra erkenden yola koyuluyor, Kavala’ya doğru yolculuğumuza devam ediyoruz. Kavala şehir turumuzda, su kemerleri, liman, kale, 19. yy. neoklasik yapılar, Pangia, eski ve yeni şehir, Acropolis, deniz feneri, Ag.Nicholas ve Teodoro Kimissi kiliseleri ve Kavalalı Mehmet Ali Paşa imarethane, ev ve heykelinin görülmesi önemli. Kavala’ya gelip de Kavala kurabiyesini üreten fırınları ziyaret etmemek olmaz. Kavala’nın güzelliğinin yanında en büyük ünü ise badem ve tereyağı ile  üretilen kavala kurabiyelerinden geliyor. Merak edenler için yazıyorum kilosu 12 €. Ardından İpsala sınır kapısına yolculuğumuza geçiyoruz.

Sınır kapısında pasaport ve gümrük işlemlerini takiben Keşan-Tekirdağ-Silivri karayolunu takip ederek gece saatlerinde İstanbul’a varıyoruz.

Bakalım bir dahaki rotamız neresi olacak. Saygı ve sevgi ile kalın.