24 Saatte Singapur

Neşem ÇELİKKAYA BOZDAĞ - Pasaportsuz Vizesiz

Neşem ÇELİKKAYA BOZDAĞ

journavel.com
Instagram: @nesemcelikkaya

Alışık olduğumuzdan çok farklı kültürleri ve gelenekleri ile Asya ülkeleri daima gidip görmek istediklerimizin başında. Bir Asya rotası söz konusu olduğunda, gittiğimiz zaman neyle karşılaşacağımızı az çok biliyoruz aslında. Singapur ise onlardan biraz farklı ve her ne kadar araştırıp gitseniz de sunduklarıyla şaşırtıcı.

Yeryüzünde pek az bulunan şehir-devletlerden biri olan Singapur; Hintlilerden Malaylara, Çinlilerden Endonezyalılara kadar çok sayıda millete ev sahipliği yapan, dünyanın en stratejik limanlarından biri. Modern yaşamın fazlasıyla hissedildiği ülkenin mimari dokusu da az önce yapıp bitirilmiş hissi verecek kadar da yeni; çünkü bağımsızlık tarihi henüz yalnızca 50 yıla dayanıyor. Yine de Singapur; oturmuş düzeni ve teknolojik vizyonu ile günümüzün en refah ülkelerinin başında geliyor.

Singapur; çoğumuz için uzun bir tatil rotası olmaktan çok, aslında önce bir aktarma merkezi. Bu nedenle, Uzakdoğu ve Avustralya’daki tatillerin öncesinde uçaklar arası sürenizi biraz uzatarak, Singapur’da soluklanıp ışıltılı bir molaya kendinizi bırakabilirsiniz. Görebileceğiniz her yeri sonradan elle yapılmış olan adada, modern yapıların eşlik edeceği hızlı bir gezi için “24 Saatte Singapur” turuma hoş geldiniz…

Singapur’da İlk İstikamet: Marina Bay

Singapur’un gezmek için sadece 24 saatimiz var; bu nedenle Asya’nın bu çok ışıklı, pek havalı adasındaki rotalarımızı ince eleyip sık dokuyoruz. İlk istikamet tabii ki de Marina Bay ve çevresi olacak.

Ülkenin simgelerinden biri olan Marina Bay Sands otelini etkileyici mimarisiyle ve sonsuzluk havuzuyla mutlaka daha önceden duymuşsunuzdur. Marina Bay Sands, 3 büyük kuleden, büyük bir alışveriş merkezinden ve şans oyunlarını sevenler için yapılmış dev bir “casino”dan oluşuyor. Marina Bay Sands, Asyalıların çoğunlukta olduğu yoğun bir turist populasyonunun direkt adresi, Singapur’un ise en güzel manzaralarını sunan, lüks ve ihtişam bölgesi. Ünlü sonsuzluk havuzuna girip gökdelen manzarasına karşı yüzebilmek için otelde en az 1 gece konaklamanız şart. Alışveriş merkezi ve tesis içindeki gurme restoranlar ise herkese açık.

Tesis haricinde sizi bu bölgede bekleyen muhteşem de bir parklar bütünü var; Gardens by the Bay. Asya’nın en yeşil ükesi olmak hedefi ve ‘bahçe içinde şehir’ vizyonuyla başlanan Gardens by the Bay, 101 hektardan oluşan o kadar büyük bir alanı kaplıyor ki buraya birkaç saat ayırmak az bile. Üç büyük parktan oluşan bu yeşili bitmeyen yerde size Dragonfly ve Kingfisher Gölleri, çok çeşitli bitki örnekleri, sanat eserleri, eğlenceli aktiviteler, gözlem noktaları ve galeriler eşlik edecek. 

Gardens by the Bay’da Yapılacaklar:

Singapur’da Gece Hayatı

Singapur Nehri’ne komşu Clarke Quay’de gece hayatının keyfini sürmek, Marina Bay Sands’in terasındaki Ce La Vi’de ya da ünlü Raffles Otel’deki Long Bar’da Singapore Sling kokteylini denemek, Singapore Flyer’daki kabin seçeneklerinden birini tercih ederek adayı havadan izlemek.

Adanın Ulusal Sporu: Alışveriş

Singapur gerçek anlamda bir alışveriş cenneti! Ünlü Orchard Caddesi’nde yan yana sıralanan alışveriş merkezleri, lüks markaların amiral mağazaları ve butikler ile alışverişin Singapurluların ulusal sporu olduğunu tahmin etmek çok da zor değil. Orchard; moda ve lüksün bir araya toplandığı, adanın bu alandaki ününü haklı şekilde kanıtlayan ışıltılı bir cadde. Burada ION Orchard Mall, 313@Somerset, Takashimaya ve Paragon’a gidip eğlenceli bir sabah geçirebilirsiniz.

Orchard Caddesi’nde görmeniz gereken yerlerden biri de Emerald Hill. Barok-Çin stilindeki evleriyle, önceleri Peranakan toplumunun zengin kesimine hitap eden cadde; şimdi trend kafe ve barların bölgesi. Singapur, müze müze gezeceğiniz bir yer değil; sokakları kendisini ve kozmopolitliğini daha iyi anlatıyor.

Singapur’un Renkli Yüzü

Singapur çok milletin bir arada yaşadığı mini bir ada, geri kalan zamanda da buraları görüp, yerel çizgileri keşfetmenin mutluluğuna varacağız. İlk adreslerimiz renkli köşeleriyle Hint mahallesi Little India ve Doğu kültürünün yoğun etkisindeki Arap mahallesi Kampong Glam

Şehir planamasında en üst noktaya ulaşan Singapur’da,Little India’ya girdiğiniz an Hindistan’a gelmiş gibi hissedeceksiniz. Havada baharatlı Hint yemekleri kokusu, sokaklarda Singapur standartlarının çok uzağında Hint dükkanları ve rengarenk evleriyle ayrı bir dünya burası. Hindistan’a ait yerel tatların, kıyafetlerin satıldığı Tekka Centre ile kalabalığı hiç bitmeyen en eski tapınaklardan Sri Veeramakaliamman, Little India’nın mutlaka görülmesi gereken noktalarından.

Hemen yanındaki Kampong Glam bölgesi ise Singapur’da Arap kültürüne giden en kısa yol. Başta Malay ve Arap göçmenlerin yaşadığı bölgede Müslüman adetleri ve mimarisi hemen kendini hissettiriyor. Tekstilciler, kumaşçılar ve halıcılarla dolu sokaklara Arap restoranları eşlik ediyor, hatta çok özlediyseniz bir Türk kahvesi içmek için Derwish Turkish Restaurant’ta mola bile verebilirsiniz.

Bölgenin tasarım butikleri ve konsept kafelerinin sokağı Haji Lane’ye geçmeden önce, altın kubbesi ile Sultan Camii’ni görebilirsiniz. Sonrasında istikamet hızlıca Haji Lane; burası Singapur’da en çok seveceğiniz yerlerden biri olacak.

Adanın son rotası; Çin kültürüne geçişin adresi olan Chinatown. Çin yemeklerini sevenleri doğruca Food Market sokağına davet ediyoruz, tabii kalabalığı ve karmaşayı kaldırabilirseniz. Chinatown; tapınakları, mağazaları ve insanları ile Çin’in prototipi. Hediyelik alışverişi için ise doğru yerde olduğunuzu söylememe sanırım pek gerek yok, burada pazarlık hakkınız bâki!